Originally written in English. Translated by Selin Senen.
Slowly’i ilk olarak anadili Almanca olan kişilerle konuşmak istediğim için indirdim, dili öğrenirken (hala öğreniyorum!) ve artık bu soruna bir çözüm bulmak istediğim için. Ayrıca hiçbir zaman normal sosyal medyaya düşkün değildim. Tüm o anlık mesajlar ve tonlarca bunaltıcı bilgi bana göre değildi. Ve Slowly harika gözüktü. Hiçbir baskı olmadan dünyanın her yerinden insanlarla konuşabiliyordum.
Bu uygulama boyunca, çok ilginç insanlarla tanıştım. Almancamı geliştirme, başka kültürler hakkında daha çok bilgi edinme ve gerçek arkadaşlıklar kurma fırsatı elde ettim.
Ama bir gün ‘’Otomatik Eşleşmeye’’ bir şans vermeye karar verdim, ve onunla konuşmaya başladım. Benim şehrime yaklaşık 90 km yakınlıkta yaşıyordu, bunca zaman onunla konuşmaya devam ettim ve hiç irtibatı koparmadık. Hepsi ‘’ Saudações cara compatriota!’’ (‘’Merhaba Hemşehrim!’’) – (off, ne kadar ezikçe haha) dememle başladı ve toplamda, birbirimize 103 mektup gönderdik.
Birbirimizle her şey hakkında konuştuk; problemlerimiz, hayallerimiz, günümüz… Her şeyi, her gün. 22 Nisan 2019’da konuşmaya başladık, ama bir süre sonra bana benimle tanışmanın güzel olduğunu söyledi… elveda deme zamanı gelmişti. Telefonu artık çok eskiydi ve Slowly, diğer indirdiği uygulamalarla birlikte, telefonunu çok yavaşlatıyordu (telefonunda çok yer yoktu) ve bana uygulamayı sileceğini söyledi.
Gerçekten çok üzülmüştüm, neyse ki silmeden önce cevabımı bekledi. Onunla iletişimde kalmak istedim, çok iyi birisiydi ve gerçekten samimi olmuştuk. Böylece bana telefon numarasını verdi ve anlık mesajlaşmaya geçtik.
Daha önce birbirimize hiç fotoğraf falan göndermemiştik, ve söylemeliyim ki, sadece içten değil dıştan da çok güzel haha. Ama yine de, sadece çalışmak ve okumakla meşgul olduğum için, onunla başka bir niyetim olmadan konuşmaya devam ettim. Ve koca bir yıl boyunca, her gün konuşmaya devam ettik. Ta ki… Ta ki artık arkadaş olmak istemediğimizin farkına varana kadar.
Detayları bir ‘’kitap yazmamak’’ adına kenara bırakıyorum, ama kısacası yüz yüze görüştük ve daha sonra birlikte olduk. Şimdi bir yıldan fazladır beraberiz, ve Frank Sinatra’nın da söylediği gibi ‘’Tanrı’ya şükretmeliyim ki hayattayım, gerçek olamayacak kadar iyisin, gözlerimi senden alamıyorum…’’
Slowly olmasa bunların hiçbiri olamazdı. Bu harika bağları yaratan bu müthiş uygulama için sizlere teşekkür ediyorum. Bu uygulama sayesinde harika insanlarla ve hayatımın kadınıyla tanıştım.
João.
