Başlangıçta İngilizce olarak yazılmıştır, OpenAI tarafından çevrilmiştir.
Birkaç yıl önce, Slowly aracılığıyla harika bir insanla tanıştım. Çok fazla konuşmaya başladık ve kısa sürede daha günlük mesajlaşma uygulamalarına geçtik. Birbirimizi destekledik, güldük ve rahat sohbetler ettik. O, arkadaşım oldu, neredeyse bir kız kardeş gibiydi.
İnsanlarla uzun vadeli iletişim kurmak benim için zor, ama o bunu değiştirdi. O, beni sadece tolere eden biri değil, gerçekten dinlemek isteyen ilk kişiydi. Muhtemelen en sıcak anılardan biri, bir ağustos akşamına ait. Evdeydim, ondan binlerce kilometre uzaktaydım, aniden birbirimizi aramayı önerdi. Balkona çıktım ve onu aradım. Dışarısı hâlâ sıcaktı ama serin bir akşam esintisi esmeye başlamıştı. Çimenlerin arasında bir yerlerde cırcır böcekleri ötüyordu ve uzaktan oynayan çocukların sesleri duyuluyordu. Ne kadar huzurlu bir andı! Ve ben orada, balkonda durup onunla konuşuyordum. Dürüst olmak gerekirse, biraz garip bir konuşmaydı; ne hakkında konuşacağımı bilmiyordum. Ama bunun bir önemi yoktu. Sadece birbirimizin duygularını hissediyorduk. O andan sonra, özellikle zor zamanlarda, daha sık telefonla konuşmaya başladık. O benim desteğimdi ve kendisinin de desteğe ihtiyacı vardı.
Bu iletişim benim için çok şey ifade ediyordu. Birlikte o kadar çok harika şey yaşadık ki! Onun hayatını dinlemek her zaman çok ilginçti, çünkü benimkinden çok farklıydı. Kim bilebilirdi ki bu farklılıkların bir gün aramızda aşılmaz bir uçuruma dönüşeceğini?
Ne yazık ki farklı ülkelerden geliyoruz. Dostluğumuzun birkaç yılı geçtikten sonra, ülkelerimiz arasında askeri bir çatışma başladı. O hâlâ cevap veriyordu, ama giderek daha seyrek bir şekilde. Ondan aldığım son mesaj, 2023 yılı için yeni yıl tebrikleriydi. Ve sonra tamamen ortadan kayboldu. Arkadaşımdan haber almayalı iki yıl oldu ama hâlâ ona yazıyorum ve ağlıyorum.
Başlangıçta sık sık ve çok fazla yazıyordum — her hafta, sonra her ay. Hayatımda olan her şeyi paylaştım. Ama geçen her günle birlikte bir yanıt alma umudu giderek azaldı. Artık ona yazdığım mektuplar daha kısa ve daha az. Bu artık iletişimi yeniden kurma çabası gibi hissettirmiyor; daha çok kişisel günlüğüm gibi. Sadece ona yazıyorum, aklımdaki her şeyi anlatıyorum ve düşünüyorum. Artık bir yanıt beklemiyorum. Ama her mektubun sonunda mutlaka bir cümle var: Onu ne kadar özlediğimi söylüyorum. Bu bağı özlüyorum.
Bazen delirdiğimi düşünüyorum. Kim aklı başındayken yıllarca cevap vermeyen birine yazmaya devam eder ki? Ama canım yanıyor ve başka türlü yapamıyorum. Bir arkadaşımı, neredeyse bir kız kardeşimi kaybettim. Ve şimdi her şey yavaş yavaş solup giderken, onu unutacağımdan korkuyorum. Bir zamanlar, ne olursa olsun dostluğumuzun uzun yıllar süreceğini düşünmek imkânsız geliyordu. Ama hayat, isteklerimize aldırmaz; onun kendi planları vardır.
Bu da ona yazılmış bir mektup. Bunu görmeyecek. Slowly’deki hesabı çoktan silindi. Ama iletişimimizin başladığı yer burası olduğu için benim için çok önemli.
Nastenka, seni özlüyorum ve umarım her şey yolundadır.
Sonunda bu, üzücü bir hikâye oldu. Teşekkür ederim, Slowly. Bana harika bir insanla tanışma fırsatı verdiğin için. Şimdi aramızda ne olursa olsun, bir süreliğine de olsa her mektubun tadını çıkarma şansını bana verdiğin için minnettarım.